Yatırım Ofisi Başkanı A. Burak Dağlıoğlu, Suudi Arabistan’ın Riyad
kentinde 24-26 Ekim tarihlerinde düzenlenen Future Investment Initiative (FII)
etkinliğine katıldı.
Bu yıl 7. kez toplanan FII, dünya çapında önde gelen yatırımcıları,
yöneticileri, politika yapıcılarını ve mucitleri yeni pazarları, ekonomik
büyüme ve refaha ilişkin yeni alanları keşfetmek ve bölgedeki en büyük
zorlukları ve fırsatları anlamak için yeni stratejiler geliştirmek üzere “The
New Compass” (Yeni Pusula) temasıyla bir araya getirdi.
Dağlıoğlu, “The Coming Investment Mandate” (Geleceğin Yatırım Vekaleti)
başlıklı oturumda Suudi Yatırım Bakanı Khalid bin Abdulaziz Al-Falih, Hindistan
Ticaret ve Sanayi, Tüketici İşleri, Gıda ve Kamu Dağıtımı ve Tekstil Bakanı
Piyush Goyal, Finlandiya Kalkınma İş Birliği ve Dış Ticaret Bakanı Ville Tavio
ve Fas Krallığı Yatırım, Tamamlayıcılık ve Kamu Politikalarını Değerlendirmeden
sorumlu Delege Bakanı Mohcine Jazouli ile birlikte panelist olarak yer aldı.
Dağlıoğlu, yurt içinde ekonomik canlılığın desteklenmesi açısından kamu yatırım
kuruluşlarının rolüne ilişkin genel bir değerlendirmede bulundu. Türkiye’de
ekonomik büyümenin itici gücü olan, değer yaratan ve hayatımızın her alanındaki
etkileriyle inovasyonu destekleyen Türk teknoloji girişim şirketlerine yapılan
uluslararası doğrudan yatırımlardaki yıldan yıla büyümeye de vurgu yaptı. Tüm
uluslararası doğrudan yatırımların itici gücü olan girişim ekosisteminin bu
alanda üstlendiği öncü rolü vurgulayan Dağlıoğlu sözlerine şunları ekledi: “On
yıl önce erken aşamadaki yatırımlar yalnızca çift haneli rakamlardaydı. Beş yıl
önce üç haneli rakamlara ulaştılar ve iki yıl önce ise 1 milyar ABD dolarını
aştılar. Son iki yılda Türkiye’ye gelen uluslararası doğrudan yatırım akışının
üçte birini girişim şirketleri oluşturuyor.”
Dağlıoğlu ayrıca tedarik zincirinin yeniden yapılandırılmasının ve teknoloji
girişimciliğinin, Türkiye’nin yatırım güvenliğinde kilit noktada bulunduğunun
da altını çizdi. Çok uluslu şirketlerin Türkiye’ye yatırım yapma kararlarına
etki eden değişkenleri ve Türkiye merkezli şirketlerin Küresel Değer
Zincirlerine nasıl entegre olup üst sıralara çıktıklarını anlattı.
Dağlıoğlu son olarak, Türkiye ve Suudi Arabistan’ın karşılıklı yatırımları
artırma çabaları da dahil olmak üzere, rekabetçi doğalarından bağımsız şekilde,
IPA’ların birbirleriyle iş birliği yapmasını ve birbirini tamamlar nitelikte
olmasını takdir ettiğini ifade etti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ise etkinliğin ikinci gününde “Balancing
the Meaning of Finance” (Finansın Anlamında Denge) başlıklı oturuma katılarak
Türkiye’nin yeni para politikalarına ilişkin içgörüleri paylaştı. Şimşek,
Türkiye’nin yeni bir ekonomik program ve ekiple enflasyonu tek haneye indirme
hedefinde çalışmaya devam ettiğini ifade ederken sözlerine şunları ekledi:
“Güçlü politikaların devreye alınması güven artışıyla birlikte Türkiye’ye daha
fazla uluslararası doğrudan yatırım gelmesini sağlayacak.”
Bakan Şimşek, “Son on iki ay içindeki politika oranlarını enflasyonla
karşılaştırmak yanıltıcı olacaktır. Önemli olan, politika oranının önümüzdeki
on iki ay boyunca enflasyon beklentileri nezdinde nasıl ele alındığıdır. Bu
anlamda, aradaki fark daha az, bu henüz işin bitmediğini ancak doğru yolda
olduğumuzu gösteriyor."