TÜRKİYE'DEN HABERLER

Referans - Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) çalışmalarında yavaşlama olduğu yönündeki söylemlerin gerçekle bağdaşmadığını, bu çalışmaların artık günlük hayatın bir parçası haline geldiğini söyledi. Türkiye'nin müzakere eden ülke statüsüyle kritik eşiği aşsa da önünde "büyük bir reform gündemi" olduğunu kaydeden Babacan, siyasi reformları derinleştirmek ve rafine etmek için daha pek çok anayasal değişiklikle yasal düzenlemeye ihtiyaç olduğunu belirtti. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı'nın (TEPAV) düzenlediği "AB Müktesebatına Uyum Sürecinde Etki Analizi Kapasitesini Güçlendirerek Çevre Başlığında Uygulama ve Farkındalık Yaratma Projesi" kapanış toplantısında konuşan Babacan, 2013 yılı geldiğinde Türkiye'nin AB'ye hazır olacağını söyledi. 2007-2013 dönemi için ortaya koydukları "AB Müktesebatına Uyum Programı"nda belirlenen 188 yasal düzenlemeden 20'sini ve 576 ikincil düzenlemeden de 98'ini bugün itibarıyla tamamladıklarını kaydeden Babacan, "2013'e kadar geri kalanlar için süremiz var" dedi. Babacan, yaz aylarında açıklanacak "Ulusal Program"da da hem müktesebata uyuma ilişkin teknik çalışmaların hem de siyasi reformların takviminin bulunacağını ifade etti. Babacan, 2002-2007 döneminde ekonomide gösterilen başarının temel faktörlerinin AB süreci ve güçlü ekonomik program olduğunun unutulmaması gerektiğini vurgularken hükümet olarak hedefleri "güçlü ekonomi ile AB sürecinde kararlılık" olarak ifade etti. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise Türkiye'nin ihtiyacının büyüme stratejisi etrafında tüm kaynaklarını seferber etmek olduğunu ifade etti. Hisarcıklıoğlu, bunun için Türkiye'nin bir mutabakat zeminine ihtiyaç duyduğunu belirtti. Türkiye'nin büyüme sürecini yeniden hızlandırmaya ve bunun için de yeni bir reform gündemine ihtiyaç duyduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, "Yapmamız gereken şey, güçlü bir iradeyle gerekli adımları atmaktır" dedi.